Öyle ki otomobilinizin önden çekişli ya da arkadan itişli oluşu, motor yerleşiminden tasarıma, sürüş tarzındaki farklılıklardan güvenliğe kadar birçok konuda etkili olabilir. Çekiş sistemlerinin bu etkilerinin yanı sıra sürüş alışkanlıklarınızı, yaşadığınız bölgenin iklim ve yol koşullarını göz önünde bulundurarak ihtiyaçlarınıza uygun otomobili ve çekiş türünü tercih edebilirsiniz.
Önden çekişli araba ve arkadan itişli arabaların çalışma prensipleri nelerdir?
Önden çekişli bir araç, motor gücünün ön tekerleklere iletilmesi prensibiyle çalışır. Motor, sadece ön akslara bağlıdır. Motorun ürettiği güç, önce şanzımana iletilir, ardından şanzıman içerisinde bulunan diferansiyele yönelir. Aksın devreye girmesi ile hareket tekerleklere iletilir ve ön tekerleklerin dönüşü ile sürüş sağlanır. Arkadan itişli araçlarda ise motor diğer sistemde olduğu gibi yine şanzımana bağlıdır. Gücün arka tekerleklere iletilmesini sağlayan ise şaft yani güç taşıyıcısıdır. Gücünü şafttan alan diferansiyel, arka tekerleklere bağlıdır ve hareketi başlatan da arka tekerleklerdir.
Önden çekişli ve arkadan itişli araçların arasındaki farklar nelerdir?
Önden çekişli ve arkadan itişli araçların çalışma prensiplerindeki farklar, araç performansı, sürüş stili ve alışkanlıkları arasında da farklara neden olabilir. Bu iki sistem arasındaki diğer bir ayrım ise motor yerleşimidir. Önden çekişli araçlarda motor enlemesine yerleştirilir. Bu da otomobilin daha kompakt bir tasarım ile dizaynedilebilmesine olanak tanır. Arkadan itişli otomobillerde ise motor diklemesine yerleştirilir. Bununla birlikte önden çekişli araçlar, diğer sistemlere göre daha az aksam içerir ve üretim maliyetleri düşüktür. Motor ve güç aktarım aksamlarının tümü, önden çekişli araçlarda önde toplanır. Ağırlık merkezinin önde oluşu, sürüş performansını ve dinamiklerini etkiler. Arkadan itiş sistemlerinde ise otomobilin ağır olmasına neden olan unsur şafttır. Ancak otomobilin ağırlık merkezi dağılımı dengelidir.
Çekiş türlerine göre sürüş performanslarında ne gibi farklar vardır?
Araçların çekiş türleri arasında seçim yaparken sürüş alışkanlıklarınızı, bulunduğunuz çevrenin arazi ve hava koşullarını değerlendirmeniz önemlidir. Örneğin, önden çekişli bir araç virajlarda sürücüsüne daha kolay bir hakimiyet imkanı sunar. Ancak yüksek performanslı sürüşlerde ve yüksek hızda kayma, hatta savrulma riski oluşabilir. Bu nedenle önden çekişli bir araç kullanırken sürücünün ani hızlanmalardan kaçınması gerekir. Bu sistemde motor gücü ön tekerleklerde olduğundan özellikle kaygan zeminde önden çekişli bir aracı kontrol etmek kolaydır. Kompakt tasarımı, yağlama ve bakım işlemlerinin kolay yapılması da önden çekişli otomobillerin avantajları arasındadır. Arkadan çekişli otomobillerde ise kalkış performansı önden çekişli otomobillere göre daha düşük olabilir. Bunun nedeni güç aktarım yolunun diğer sistemlere göre uzun olmasıdır. Yüksek performanslı sürüşlerde avantaj sağlayan arkadan itiş sistemine sahip araçların performansı da diğer sistemlere göre yüksektir. Yarış arabaları, sportif araçlar ve üst segment otomobiller genellikle arkadan itişli olarak üretilirler. Bunun nedeni, arkadan itişin yüksek hızlarda sağladığı avantajlar ve sürüş keyfi açısından sürücüsüne sağladığı konfordur. Arkadan itişli otomobiller, hız konusunda önden çekişli sistemlere göre daha başarılıdır. Yüksek hızda seyrederken virajlarda keskin ve sert dönüşlere olanak tanır. Kayma ve savrulma anlarında ise diğer araçlara göre daha çabuk toparlanabilir ve dengede kalabilirler. Önden çekişli otomobiller günümüzde sürücülerin en çok kullandığı tür olsa da lastiklerin yola daha sağlam tutunduğu, yüksek hızda daha yüksek performans gösteren arkadan itişli otomobiller, özellikle sportif araç tutkunlarının tercihi olmaya devam ediyor.